Doğuya Açılan Kapı Tebriz

  Doğu Azerbaycan eyaletinin başkenti Tebriz; 2,5 milyonluk nüfusu ile İran’ın ikinci büyük kentidir. Neredeyse nüfusun tamamı Azeri Türkçesi konuşur ve sizinle tanıştıklarında size “can” demeye başlarlar.İlk gezim sırasında Kemal Sunalın vefatını Tebrizlileri çok üzdüğünü görmüştüm. Türkiyeli olduğumu anladıklarında “Şaban ölmüş başımız sağ ola” deyişlerindeki içtenliği hala unutamam.Herhangi bir alışverişinizde “konak olun” ( bizden olsun ) demeden sizden para almazlar.Çanak antenlerle bütün Türk kanallarını izleyen Tebrizlilerle sohbet konusu bulmakta asla sıkıntı çekmezsiniz.Sohbet sırasında kullandıkları Azeri Türkçesi de sohbetlerinize neşeli bir hava kazandıracaktır.

Bize bu kadar benzeyen insanların yaşadığı, kapalı çarşıları, tarihi kalıntıları, parkları, müze ve anıt mezarları ile Perslerden, Moğollara, Selçuklulardan Safavilere zengin bir tarihi barındırır Tebriz. Bu şehre nasıl gidebiliriz diyorsanız ?Bu sorunun cevabı için benim önerim Laleliden her gün 15:30 da kalkan Tahran otobüslerine binmeniz. Bu konforlu otobüsler sizi 20 saatte Tebriz’ e ulaştırır. Otobüse bindiğiniz anda İran’ ı tanımaya başlarsınız. Batı’ dan doğuya yapılan bu kara yolculuğu size sosyal, kültürel ve coğrafi değişimi gözleme imkanı sunar. Ayrıca 68 kuşağının çiçek çocuklarının Katmandu’ ya uzanan rotasında olduğunuzu da hatırlatmak isterim.Vaktiniz varsa yolunuzu Nepal’ e kadar uzatabilirsiniz.İran vize istememektedir  ancak ülkeye giriş yapan bayanların başlarını örtmesi gerekmektedir. Gürbulak sınır kapısında inip takside tutabilirsiniz.Bazen otobüsün sınırı geçmesi uzun sürmektedir.Sınıra 300 km uzaklıktaki Tebriz’ e ulaşmanız taksi ile birkaç saat alır ve ödeyeceğiniz para  10 yeni lira civarındır.

İmam Humeyni caddesindeki oldukça iyi bir bir otel olan Kowsar otelde kişi başı 6000 tümen yani 12 yeni liraya konaklayabilirsiniz.Lüks Otel tercih ederseniz Nispet meydanındaki Gösteriş otelini tavsiye ederim. Şehri tutacağınız bir taksi ile gezebilirsiniz. 2 yeni liraya 20 litre benzinin alındığı bir ülkede olduğunuzu unutmayın.Örneğin şehrin merkezinden şehrin dışı sayılabilecek pulluların ( zenginlerin ) mahallesi olan Veliesir’ e  1000 tümene yani yaklaşık 2 yeni liraya taksi tutabilirsiniz. Tebriz’ de görülmesi gereken yerlerin başında ise şuralar gelir.

İl Gülü ( El  Goli )

Büyük bir havuz ortasında eski bir binadır. Binanın yapılış tarihi bilinmemektedir. Ancak 1931 yılından itibaren şehrin en güzel parkına dönüştürülmüştür. Bu mesire yeri, geniş yeşil bir alana sahiptir. Binanın içindeki restoranda yerel yemekleri bulabilirsiniz. Ab-guşt ve Çelo Kebabı tavsiye ederim.

Tebriz Pazarı

İçinde 7000 den fazla dükkan, 24 küçük çarşı ve kervan saray yer alan pazar, uzunluğu, küçük kervansarayları , mimarî üslubu ve içinde barındırdığı esnaf çeşitliliği bakımından  Doğunun en önemli alışveriş noktalarından biridir. Halıdan kilime, baharattan takıya İran’ a ve doğuya özgü pek çok ürünü burada bulabilirsiniz.İbrişim Çarşısı adı verilen bölümün girişinde turizm danışma ofisini bulabilirsiniz.

Mavi Cami (Kebud Mescidi)

Mavi çinilerinden dolayı Gök Mescit adı ile de tanınır.İlk Türk İslam eserlerinden biri olan camiyi Cihan Şah yaptırmıştır. Çinicilik sanatındaki çeşitlilik ve inceliği, renklerin uyumu onun sanat tarihi kitaplarına İslâm Firuze’si olarak geçmesine neden olmuştur.

Şairler Anıt-mezarı:

Sakaü’l-İslâm caddesinde büyük bir parkın içinde yer alır .Tebriz Pazarından yürüyerek gidilebilir.Tebrizin yetiştirdiği birçok şairin mezarının bulunduğu bir yerdir. Zamanla Makberetüş-Şuera adıyla turistik tesislere sahip bir anıt-mezar haline dönüşmüştür. İran’ın çağdaş büyük şairi Şehriyâr’ın kabri de burada yer almaktadır. Burada yer alan şair ve ediplerin bazıları şunlardır: Esedi-i Tusî, Katran-ı Tebriz, Hümam-ı Tebrizî, Feleki Şirvanî… Anıt mezarda bu şairlerin CD ve kitaplarını bulabilirsiniz. 

Arg-e Tabriz (Alişah Mescidi)

Şehrin merkezinde Tebriz müzesine yakındır.Hicri sekizinci yüzyılda Taceddin Alişah tarafından yapılmıştır.Kalın ve yüksek bir mihrap duvarı olan bu eser şehri dolaşırken gözünüze çarpacaktır.

Azerbaycan Müzesi ( Arkeoloji Müzesi )

 İmam Humeyni caddesi üzerindeki bu müzede Pers, Selçuklu, Safavi medeniyetleri başta olmak üzere pek çok tarihi eseri görebilirsiniz.Alt katındaki çağdaş döneme ait heykelleri mutlaka görmelisiniz.

Kandovan

 İran’ın Kapadokya sı gibidir.Çok eski bir yerleşim olan Kendovan Tebriz’ e bir saatlik mesafededir. Hafta sonları oldukça kalabalık bir ziyaretçi akınına uğrayan bu yeri mutlaka görmelisiniz.

 Sıcak kanlı insanların yaşadığı ve her köşesinde Türk kültüründen izleri göreceğiniz bu şehirden  kıtlama şekerle Ahmedi çayı ve yanında da nargile içmeden ayrılmamanızı tavsiye ederim.

Mesut Süzer

  [ Geri ]

 Site Meter